20 Mart 2004 Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü


20 Mart 2004. Bir kez daha Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü. Dünya çevresinde 76 dan fazla ülkede kutlanan bir etkinlik.

20 Mart 2004 Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü

BİR GÖREV OLARAK ESTETİK EĞİTİM ÇOCUK VE GENÇLİK TİYATROLARI KÜLTÜR POLİTİKALARINDA NASIL BİR YER ALMALI?

20 Mart 2004. Bir kez daha Dünya Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü. Dünya çevresinde 76 dan fazla ülkede kutlanan bir etkinlik.

Güzel, insanlar bir araya geldiklerinde, birbirlerini fark eder, fikir alışverişi yapar. Tiyatro, karşıtlık üzerinde yükselir. Tiyatro, oyunculara ve oyun oynanacak insanlara ihtiyaç duyar. Tiyatro, daima duyuların, düşünmenin ve ruhsal araştırmanın bir araya gelişidir.

Güzel, her gün, Asya’da, Avustralya’da, Avrupa’da, Kuzey ve Güney Amerika’da çocuk ve gençlik tiyatroları var.Geçen yıllarda, hedef kitleye yönelik tiyatrolar oluştu. Çocuk tiyatroları takdirden çok şans eseri, kaliteden çok çoklukla, güvenli olmaktan çok riskli bir ortamda yaşıyor. Asıl olan şey, perde açılmaya devam ediyor.

Güzel, toplumun iyi niyetini topladığımızı düşünmeye başladık, ana babalar çocuk ve gençlik tiyatrosuyla dost, öğretmenler çocuk ve gençlik tiyatrosuyla dost, evet, politikacılar bile çocuk ve gençlik tiyatrosuyla dost. Size doğruyu söylüyorum. Bu dostluktan hoşlanmıyorum. Çünkü tiyatro ‘iyi eğitimli yurttaşlara’ uymazsa, insanlar hemen tiyatro yerine lunaparklara gider ki bu, çocuk ve gençlik tiyatrosunun hiç istemediği bir şeydir. Bu dostluk beni kızdırıyor; çünkü tiyatro bıkkın öğretmenlere uymazsa, dersleri kendileri verirler, çocuk ve gençlik tiyatrosu böyle ders veren bir şey olmak istemez. Bu dostluktan yoruldum; çünkü tiyatro günlük politikaya uymadığında tiyatro az masraflı bir tedbir olur, böylece politikacıların önceki boş konuşmaları unutulur.

Ve artık, zaman çocuk ve gençlik tiyatrosu için olgunlaşmıştır, daha önce bu kadar iyi nedenler, bu kadar iyi olanaklar yoktu, Eğitimde, Çocuk ve Gençlik Politikaları Müzakerelerinde, Çocuk ve Gençlik Tiyatrosunun gerekliliği üzerinde bu kadar konuşacak fırsat oluşmamıştı.

Hem kalite, hem kişilik gelişiminde, eğitimin anlamı, bugün, gelecekteki her bireyin eğitimi adına, her zamankinden daha önemlidir. İstihdam dünyasında hızlı değişiklikler, kariyer normlarının düşmesi sonucu, eğitim ve yeterlilik konularında kişisel bir profil ortaya çıkarmak ve sunma isteği giderek artmaktadır.

Günümüzde modern şirketler ve geleceğe odaklı şirketler, işin gerektirdiklerinin ötesinde, giderek genişleyen yetenek ve yeterlilikler talep etmektedir. Aranan bu özellikler ‘ yumuşak beceriler’ şeklinde özetlenebilir. Bunlara, örneğin, yaratıcılık, esneklik, iletişim becerileri ( konuşma, okuma ve yazma becerileri dahil ) bilişsel ve medya becerileri, sorun çözme, bilginin yapıcı bir şekilde uygulamaya sokulması, takım oyunu, hoşgörü, güvenilirlik, disiplin ve çalışmaya isteklilik gibi sosyal yeterlilikler dahildir.

Bunlar gibi pek çok anahtar niteliğindeki temel yetenekler, estetik eğitim kurslarında verilmektedir. Hatta daha da fazlası: bir gencin geleceği ve yaşam planı için önemli olan, güçlü bir dürüstlük duygusu, kendi kapasitesinin ve kendi ‘öz-yeterliliğinin’ farkında olmasıdır. Ve kültürel eğitimle geliştirilen,kesinlikle, bu kişilik oluşturma faktörüdür.

Tiyatroda estetik eğitim, hemen şimdi düzenlenmelidir. Genç izleyiciye yönelik tiyatroda estetik eğitim, yine de hala ciddi olarak desteğe ihtiyaç duymaktadır. Çocuk ve Gençlik Tiyatrosunda estetik eğitim gereklidir. Çocuk ve Gençlik Tiyatrosu bu gerekliliği dönüştürebilir. Toplumun gelecek yeterliliğinin gerekliliği. İnsanların birbirlerine söylemek zorunda oldukları, sağlam toplumlar kurmak için söylemek zorunda oldukları şeyler, ciddi konuşmalarda söylenemez. Bu nedenle Alman beyin uzmanı Wolf Singer, sözel olmayan bir iletişim biçimi oluşturmak gerektiğine inanır ve hatta bunu uygulamak ve geliştirmek gerektiğini söyler. Yıllardır, bu çocuk ve gençlik tiyatrosunun görevi olmuştur. Şebboy gibi, ünlü Bektaşi üzümü gibi. Bu değişmeli, bu değişebilir. Çünkü her şey değişmelidir. Çocuk ve Gençlik Tiyatroları, hem yeterlilik ve muhakeme yeteneği gibi farklı kapasitelerin gelişimini, hem de görsel- işitsel efektlerle kültürel zevkin gelişimini sağlayabilir. Oyunda öyküye verilen anlam ya da dramatik kurgu bile bunu sağlayabilir. Tecrübeme göre çocuk tiyatrosunda oyun ya da gösterilerin tek bir temel ihtiyacı vardır; ki bu derin öykülere, anlamlı öykülere duyulan ihtiyaçtır. Bu öyküler uçurumun kıyısına giden, çatışmayı hafifletmeyen, çatışmayı pasifize edip şevkatle kucaklamayan ama çocukların varoluşsal karışıklıklarını sorgulayan öyküler olmalıdır. Çocukların yaşamı, parkta yürüyüş değildir. Cehennem gibi olabilir, ve eğer çocuklar tiyatroda kandırılmayacaksa, o cehennem olduğu gibi sahnede gösterilmelidir.

Çocuk tiyatrosu, çocuklara uygulanan toplumsal haşinliği saklamayı bırakırsa, uygulanan yöntemler üzerine yapılan tartışmalar da son bulacaktır. Çocuklar tiyatronun onlara muhallebi çocuğu muamelesi yapmasını istemiyor. Kendi uçurumdaki yaşantılarının sahnede görülmesi ve anlaşılması durumunda, ciddiye alındıklarını hissediyorlar.
Güzel, çocuklara yönelik düzenlenen programlarla, Çocuk ve Gençlik Tiyatroları Günü, tiyatro sanatının, estetik eğitim olması dileğiyle, programlı bir etkinlik olmayı hedefliyor.

Prof. Dr. Wolfgang SCHNEIDER
Uluslararası ASSITEJ Başkanı

Çeviren: Nurgök Özkale

 


20.03.2004